Tek Mesajı Görüntüle
Old 15-09-24, 09:09 #1
Nyks
Kimseyle yarışmak ilgimi çekmiyor. Umarım hepiniz kazanırsınız...
Nyks Kullanıcısının Avatarı

Üyelik Tarihi: 07-09-24
Üye No: 3
Mesajlar: 2,416
REP Puanı : 10
@Nyks
Gönül Hanım-Ahmet Müftüoğlu kitap özeti

Gönül Hanım-Ahmet Müftüoğlu kitap özeti

Ahmet Hikmet Müftüoğlu’na Milli edebiyat içindeki asıl yerini kazandıran eseridir “Gönül hanım†Türkçü düşünceye sahip yazarın fikirlerini roman sahasında gerçekleştirdiği bir eseridir “Turancılık†ülküsünü savunan tezli bir romanıdır Ahmet Hikmet Bey bu eserinde Türk gençlerine dedelerinin geldiği Anayurdu tanıtıyor ve Türklerin orada ne büyük bir devlet ve medeniyet kurduklarını haber veriyor Büyük Türkçü edib kendisini kaybeden Türk’e “kendini bul!†diyor “Gönül Hanım†romanında I Dünya Savaşı sırasında Kafkas cephesinde Ruslara esir düşen bir askerin Türkistan’daki esir kampında “Gönül†adlı bir Tatar kızının rehberliğinde eski Türk ülkelerini dolaşmasını ve ülkü birliği yaptığı bu kızla arasındaki sevdayı anlatıyor Yazar, burada Türk coğrafyasının farklı taraflarında yaşayan kahramanlarını bir araya getirerek onları Orhun Abideleri’ni bulmak, Türk dünyasına tanıtmak için uzun bir seyahate çıkarır Kendisini romanın kahramanlarından “Mehmet Tolun’la “özdeşleştirmiştir Türkiye’nin yükselerek Batı medeniyetleri seviyesine yükselmesi için neler yapılması gerektiğini de onun aracılığıyla anlatır (Gönül hanım, Tasvir-i Efkar’da tefrika, 1920, yeni yayını 1971) 1917 Eylülü Romanın asıl kahramanı Üsteğmen Mehmet Tolun, harbin başında Ruslara esir düşmüştür Mehmet Tolun, ilk önce Kafkasya’da Hazar Denizinde ıssız bir adada Ural’ın doğusunda İrbit Şehrinde bir süre kalmış, sonra Sibirya’da Krasnoyorsk’ın altı kilometre kuzeyinde Grodok denilen harp karargâhına getirilmiştir Rusça ve Almanca bilen Tolun, esareti sırasında bu dilleri ilerletme fırsatı bulur Öyle ki Tolun, artık Rusça ve Almanca yazılı ilmî eserleri anlayabilecek hale gelmiştir Bir gün Rodloff, Thomson, Le Cog gibi Müşteşriklerin Ural – Altay dilleri ve milletleri hakkındaki neşriyatlarından 5 – 10 cilt almış, yağmur nedeniyle bir lokantaya girip bunları karıştırmaya başlamıştır Bu sırada bir Tatar genci ve onun kız kardeşiyle tanışmıştır Tatar genci Ali Bahadır Bey, kız kardeşi ise Gönül Hanım’dır Üç genç de Türk kültür ve medeniyet tarihine büyük bir ilgi duymaktadır Türk dili, tarihi ve coğrafyası hakkında hareketle konuşmaya başlarlar Üzerinde durdukları asıl konu Türk dili ve tarihiyle ilgili bütün keşif ve seyahatlerin neden Batılı araştırmacılar tarafından yapıldığıdır Türlerden hiç kimse ana yurda ilmî bir heyet içinde gidememiştir Hepsi Orhun abidelerine gidip Bilge ve Költigin Abidelerini görmek isterler Böylece bu seyahati aralarında kararlaştırırlar Tolun, bu ilk Türk tarihî ve ilmî seyahatine “Gönül Hanım Sefer Heyeti†adının verilmesini teklif eder; çünkü ilk fikir ve teşvik Gönül Hanım’dan gelmiştir Çok geçmeden onlara Macar teğmenlerden “Kont Bela Zichy†de katılır 20 Şubat’ta 4 kişi Moskova’dan trenle yola çıkarlar On gün süren tren yolculuğunda şu güzergâhı izlerler: Moskova – İrkutsk – Baykal Gölü’nün batı kıyısı – Udinsk… Udinsk’ten Selenga Nehri vadisinden güneye doğru inerler Arbunovk ve Selenginsk şehirlerini geçtikten sonra Kâhta’ya varırlar Bu, Çin Moğolistan’ı ile Sibirya sınırı üstünde, Rusya’daki son merhaledir Bundan sonra Ken dağlarının Kene silsilesini ve Karan Kovi boğazını aşarlar ve Urga’ya gelirler Urga rastladıkları ilk Moğol kasabasıdır Burada bir ay kalırlar, şehri gezerler ve daha sonraki yol için hazırlıklarını tamamlarlar


Nyks şu anda çevrimiçi
Alıntı ile Cevapla