Forum Rüya - Hayalinizdeki foruma hoş geldiniz!  

Geri Git   Forum Rüya - Hayalinizdeki foruma hoş geldiniz! > Kültür ve Sanat Forumları > Edebiyat - Türkçe Forumları
Kaydol Yardım Topluluk Takvim Bugünkü Mesajlar Ara


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Modern şiir geleneğinin özellikleri
Konudaki Cevap Sayısı
1
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
34

Yeni Konu Aç  Cevapla
 
LinkBack Konu Araçları
Old 11-09-24, 07:09 #1
Kimseyle yarışmak ilgimi çekmiyor. Umarım hepiniz kazanırsınız...
Nyks Kullanıcısının Avatarı

Üyelik Tarihi: 07-09-24
Üye No: 3
Mesajlar: 2,373
REP Puanı : 10
@Nyks
Modern şiir geleneğinin özellikleri

Nazım Biçimleri
İlk iki bendi dörtlük, son iki bendi üçlük on dört mısradan oluşan nazım şekli. Önce İtalyan edebiyatında kullanılmış, sonra Fransız edebiyatına, oradan da diğer Avrupa edebiyatlarına geçmiştir. Edebiyatımızda ilk Cenab Şahabeddin’in sone şeklinde şiir yazdığını görüyoruz. Servet-i Fünûn şairlerinin hemen hepsi bu nazım şeklini benimser.
Sone kafiye sistemi üçe ayrılır:
1. İtalyan tipi: Kafiye şeması abba, abba, ccd, ede
2. Fransız tipi: Kafiye şeması abba, abba, ccd, eed (İtalyan ve Fransız tipi sone arasındaki tek fark son üçlüğün düzenindedir.)
3. İngiliz tipi: Mısra sayısı değişmemekle beraber ilk on iki mısra tek bir bend, son iki mısra da ayrı bir bend halinde yazılırlar.


Özellikleri:
1. Genel olarak kısa şiir, türkü demektir.
2. 14 mısradan oluşan ve daha çok lirik konuların işlendiği bir nazım şeklidir.
3. İlk iki bent dörder, son iki bent üçer mısradır.
4. Kafiye örgüsü şöyledir. abba abba ccd ede
5. Türk şairleri sonenin kafiye örgüsünde serbest hareket etmişlerdir.
6. Edebiyatımıza Servet-i Fünun döneminde Fransız Edebiyatı etkisiyle geçmiştir.
7. Tevfik Fikret ve Cenap Şehabettin bu türün örneklerini çok vermişlerdir.

Kuşlar
Bütün yaz bahçelerde ötüşen minimini
Kuşların o sevdalı sesleri işitilir
Onların Allah yollar sularını, yemini,
Onlar yalnız uçmayı ve ötmesini bilir.
Biri bir dalda yorgun, bir çılgın, havada
Biri daha ötede öter, durmadan öter
Akşam olunca döner, birleşirler yuvada
Melekler bu yuvayı kanatlarıyla örter
Gönül sen de kaygısız, bu kuşlara benzersin
Dilerim Allah’ımın rahmeti eksilmesin
Baharın bu zavallı kuşları üzerinden
Onlar baharın ruhu, kırların neşesidir
O sevdalı kuşların musikisi, sesidir
Bana şiirlerimin ahengini öğreten
-A. Kutsi Tecer
-Terza Rima


Nyks şu anda çevrimiçi
Alıntı ile Cevapla
Old 11-09-24, 07:09 #2
Kimseyle yarışmak ilgimi çekmiyor. Umarım hepiniz kazanırsınız...
Nyks Kullanıcısının Avatarı

Üyelik Tarihi: 07-09-24
Üye No: 3
Mesajlar: 2,373
REP Puanı : 10
@Nyks
Nazım Biçimleri
Terza Rima üçer mısralık bentlerle yazılmış bir nazım şekilidir. Bent sayısı belirsizdir. Tek bir mısra ile sona erer. Kafiye şeması şöyledir: Aba bcb cdc ded e. İlk olarak İtalyan edebiyatında görüldü. Dante İlahi Komedya’sını bu nazım şekliyle yazdı. Edebiyatımızda terza rima’yı Tevfik Fikret, Şehrâyîn adlı tek şiirinde denemiştir. 1908’den sonra pek kullanılmamıştır. Bu biçimde yazılmış kısa şiirlerin son mısrasının kuvvetli olmasına dikkat edilir.

1. İtalyan edebiyatı’na mahsus bir nazım şeklidir.
2. Üçer mısralık üç bent ve sonda yer alan tek mısradan oluşur. Yani Üç dizeli bentlerden oluşur, son bent tek dizeden meydana gelir.
3. Kafiye düzeni, örüşük kafiyedir; aba, bcb, cdc, d şeklindedir.
4. Dante’nin İlahi Komedyası terza-rima örneğidir.
5. Edebiyatımızda terza-rimayı ilk önce Servet-i Fünûncular kullanmıştır.
6. Servet-ı Fünun şairleri tarafından batıdan alınarak edebiyatımıza kazandırılmış nazım biçimidir.
Not: Terza-rimaya uyak düzeni nedeniyle örüşük uyak da denilir.


Triyole, on mısralı bir nazım şeklidir. Önce iki mısralı kısım, sonra dörder mısralı iki kısım gelir. Birinci kısmın ilk mısrası birinci dörtlüğün sonunda, yine birinci kısmın ikinci mısrası ikinci dörtlüğün sonunda tekrarlanır. Dört mısralı kısımlarda, eklenen mısraların ilk üç mısra ile anlam bütünlüğü sağlaması gerekir.

Kafiye şeması şöyledir: Ab aaaa bbbb. Örnek:
Yüzünde hasta-i sevdâ gibi melâlet var,
Nedir bu hâl-i perişanın ey hilâl-seher?
Sabâh-ı feyz-i bahâride mübtesem ezhâr
Çemen çemen mütemevvic nesîm-i anber-bâr:
Niçin? Ben anlamadım kimden etsem istifsâr?
Yüzünde hasta-i sevdâ gibi melâlat var!
Dem-i seherde yanında şu parlayan ahter
Hazan içinde solan bir çiçek gibi dil-ber
Sürûr fec ile şâdân iken bütün yerler,
Nedir bu hâl-i perişanın ey hilâl-i seher?
-Tahsin Nuhid


Nyks şu anda çevrimiçi
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Yer İmleri


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Kullanım Yetkileriniz
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

BB Code kullanımı Açık
Yüz İfadeleri kullanımı Açık
[IMG] kullanımı Açık
HTML kod kullanımı Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:09


Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, vBulletin Solutions Inc.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
ForumRuya.Com Sohbet