Olay yeşil ve mavinin birleştiği yerde, Giresun'un bir köyünde geçer. Bu köyde güzeller güzeli Feride adında genç bir kız yaşar. Feride Karadeniz'in suyu gibi sert ve hırçın bir kızdır. Gözünde de gönlünde de Ömer adında bir delikanlı vardır. Ömer yiğit, mert, yüreğide bileği kadar kuvvetli bir delikanlıdır. Bu iki genç çocukluktan itibaren birbirlerini sevdalıdır. Birbirlerinden başka kimseyi gözleri görmez ve zaman su gibi akar evlilik çağına gelirler.

Ailelere durumu anlatılır ve evlilik kararı artık resmiyete dökülmeye hazırdır, fakat önlerinde tek bir engel vardır. Köyün ağasının oğlu Musa Feride'yi gözüne kestirmiştir. Her yerde önüne çıkıp rahatsız eder. Feride Musa'ya bir gün haber gönderir. Benim gönlümde Ömer'den başkasına yer yok. Bu sözün ardından Musa çileden çıkar ve Ömer'in yolunu kesip türlü eziyetler yapar. Musa ve adamları ne zaman Ömer'i tek başına yakalasa dayaktan tanınmayacak hale getirirler. Ömer bütün eziyetlere rağmen sevdasından vazgeçmez. Onun için ölüme bile gitmeye kararlıdır. Feride'de Ömer'in aileleri de bu durumdan çok rahatsızdır ve onlara siz birbirinizi bu kadar çok seviyorsunuz. Bir gece kimseye söylemeden kaçıp gidin buralardan derler. Feride de Ömerde durumun farkındadır.

Yaklaşan tehlike yüzünden ailelerin teklifini kabul edip bir gece sözleşip kaçarlar. Dağ taş dere tepe derken birden karşılarına Musa ve adamları çıkar. Ömer Feride'yi arkasını alır ne olacaksa o gece orada olacaktır. Musa Ömer teke tek dövüşmeyi teklif eder. Ömer hemen kabul eder kıran kırana dövüş başlar. Yumruklar havada uçuşur derken ikisinin de yüzü kan revan içinde kalır.Feride bir köşede Ömer için ağlarken Musa sinirlenir ve belinden bıçağı çıkarıp Ömer'in yüzüne kocaman bir kesik atar. Ömer Musa'nın üzerine atlayıp elindeki bıçağı alır tam Musa'ya saplayacaktır ki altı el silah sesi duyulur. Ömer'in sırtında tam altı kurşun yarası vardır. Feride çığlık atar Ömer son bir hamleyle bıçağı Musa'ya savurur lakin gücü tükenmiştir. Musa'nın elinden bıçağı alıp son kez Ömer'in karnına saplar ve adamlarıyla gecenin karanlığında kaybolur. Feride ise gözyaşları içinde sevdiği adam Ömer'i ölümünü izler. Altı kurşun yarası ve 3 bıçak yarası ile gün aydınlanır.

Bu olaydan sonra bütün halk Feride'nin ağıtını dinler.